Bilim İnsanı ve Şair Üzerine – William Wordsworth
Bilim İnsanı, hakikati uzaklarda ve bilinmez bir velinimet olarak arar, onu bir başınalığı hatırına sayıp severken Şair ise tüm insanların kendisine eşlik edeceği bir şarkı söyleyerek görüp bildiğimiz bir dostumuz ve yanıbaşımızdaki bir yoldaşımız olarak hakikatin varlığının keyfini sürer. Şiir tüm bilgilerin nefesi ve latif özüdür, tüm Bilimlerin lehindeki coşkulu ifadedir. Bir gönüldeşlik kurarak, Skakespeare’in insanlık için dediği gibi Şair için de denebilir ki, “o hem geçmişe hem geleceğe bakmaktadır.” O insan doğasının sırtını yasladığı kayadır; dostluk ve aşkı her yere beraberinde götüren koruyup kollayıcıdır. Toprak ve iklimdeki farklara rağmen, dil ve görenek farklarına, yasa ve töre farklarına rağmen, sessizce akıldan çıkıp giden şeylere ve şiddetle bastırılan şeylere rağmen, Şair tüm yeryüzüne ve zamanın tamamına yayılmış engin insan toplumları âlemini tutku ve bilgiyle birbirine bağlar. Şair’in düşüncesinin nesneleri her yerdedir; her ne kadar insanın gözleri ve duyuları şüphesiz ki onun en gözde rehberleri olsa da, o kanatlarını oynatabileceği bir sezi havasını yakalayabildiği yer her neresiyse oraya gidecektir. Şiir tüm bilgilerin hem ilki hem de sonuncusudur – insan yüreği gibi ölümsüzdür. Bilim İnsanı’nın emekleri doğrudan ya da dolaylı olarak, içinde bulunduğumuz şartlarda ve alışageldiğimiz şekilde edindiğimiz izlenimlerde herhangi bir somut devrim yaratacak olduğunda Şair de şimdi uyuduğundan daha fazla uyumayacak, Bilim İnsanı’nın adımlarını izlemeye hazır ve nazır olacaktır; hem de sırf genelgeçer dolaylı etkileri bakımından da değil, bizzat bilimin konu aldığı şeylerin tam ortasına sezileri taşıyarak doğrudan onun yanında yer alacaktır. Kimyagerin, Botanikçinin ya da Madencinin en uzak keşifleri bile, bu şeylere aşina olduğumuz ve söz konusu bu bilimlerin takipçilerinin üzerine kafa yorduğu ilişkilerin zevk alıp acı çeken varlıklar olarak bize ayan beyan görünür olduğu bir zaman geldiğinde, Şair’in sanatında kullanması için de herhangi bir şey kadar uygun nesneler haline gelmiş olacaktır. Bugün bilim dediğimiz şeyi insanlar kendi eti ve kanıymışcasına benimseyecek kadar aşina olduğu günler geldiğinde Şair bu dönüşüme kendi ilahi ruhunu katarak, ortaya çıkacak olan Varlığı insanlık aleminin esaslı ve has bir yoldaşı olarak karşılayacaktır.
William Wordsworth
Çeviren İnan Mayıs Aru