Atalık Karakılçık Buğday Unu
Nedircikler, adı üstünde, ne olduğunu tam bilemediğimiz, adını koyamadığımız şeylerden, “nedircikler”den meydana geliyor. Kâh bir şiir, bir sözün gönülde kalan büyüsü kâh üstüne yazıların çizilerin döküldüğü lif kâğıtlar oluyor, o liflerin kimi tarlada yetişen atalık buğdayların samanından oluyor, o kâğıtların kiminin içine bostandan tohumlar, çiçekler karışıyor.
Tayland yolculuğuna çıkmadan önce Biga’nın Bakacak köyünde ata toprağımızda atalık karakılçık buğdayı ekmiştik. Döndük, yağmurlarla yatmış, eyvah kalkmaz, ha çürüdü ha çürüyecek lakırdıları arasında bir sürprizle buğdayı hasat ettik ve zehirsiz, kimyasalsız tamamen doğal karakılçık buğdayımız oldu.
Buğdayın çalkağını Bayramiç’te yaptırıp yine Bayramiç’te taş değirmende öğüterek kepekli, tam buğday unu haline getirdik. Bu zehirsiz, temiz, el emeği göz nuru unların bir kısmını kendimize ayırırken bir kısmını da emek adaletini göz önünde tutarak okurlarımıza ve topluluğumuza satışa çıkardık. Bir kaç ay içerisinde 1 ton unun tamamı Nedircikler’in okurlarıyla buluştu, onların sofralarında ekmek, kek, kurabiye ve çörek oldu.
Samanı kâğıt, tohumu aş olsun! Kurda, kuşa, insana, dünyaya bereket olsun!
